Ressam ve gravür sanatçısı Yeşim Yıldız Kalaycıoğlu’nun Beylerbeyi Sarayında 10-25 Eylül tarihleri arasında gerçekleşen gravür sergisinde, sanatçının 8 yıl süren çalışmalarının sonucunda ürettiği eserler, sanatseverlerin beğenisine sunuldu. Kainattaki ilahi döngüyü temsilen kelebeklerin kozadan çıkışı temasının vurgulandı Metamorfoz sergisinde Yeşim Yıldız Kalaycıoğlu Anahtar.tv’ye röportaj verdi.
– Üniversitede restorasyon eğitimi almış biri olarak Gravür sanatına geçişiniz nasıl oldu? Aldığınız eğitimle icra ettiğiniz sanatın arasında bir ilişki var mı?
– Restorasyon bölümünde tarihi ve kültürel değeri olan bir eseri korumayı, bozulmuş taraflarını onarmayı ve yenilemeyi öğreniyorsunuz. Bunun için de teorik olarak sanat tarihi ve kültürel bilgi eğitiminin yanında pratik olarak çalışmalar yapıyorsunuz. Öğrendiğim bilgiler ve yaptığım iş beni inanılmaz mutlu etmesine rağmen yaratıcılığımı ortaya çıkartan sanatsal faaliyetlerin beni daha çok mutlu ettiğimi fark ettim. Ve bölümümü bitirdikten sonra, o sıralarda yurt dışından Türkiye’ye dönüş yapmış olan değerli hocam Güngör İblikçi’yle tanıştım. Kendisinin yaptıklarını çok beğeniyordum zaten. Gravür ve baskı tekniğinin, ruhumda ve gönlümdekileri açığa çıkartacak olan en iyi teknik olduğunu hissettim. O günden bu güne, yaklaşık sekiz sene gibi bir zaman içerisinde onun hem öğrencisi hem asistanı oldum.
– Eserlerinizde kullandığınız farklı bir tekniğiniz var. Sanatınızın tekniğinde biraz bahseder misiniz?
– Bu, çok katmanlı bir çalışma. Önce deseninizi çinko bakır veya pirinç metal plağa tersten siyah zifte benzeyen bir maddeyle özenle ince bir fırça ile çiziliyor.. Çizilen desen kuruduktan sora ince uçlu kazıma aletiyle kazınıp belli bir süre asitte bırakılıp desen plakta indirgeniyor. Asitten çıkan plak temizlenip üzerine renkli gravür boyaları, tamponlama biçiminde sürülüp boyanın fazlası alındıktan sonra baskısı yapılıyor. Tersten yapılan resim baskıdan düz olarak çıkıyor Aynı işlem, baskıdan çıkan resmin durumuna göre bazen on beşe varan sayıda tekrarlanıyor. Anlayacağınız çok katmanlı ve çok aşamalı bir çalışma.
– Bir sanatçı için ilham almak önemlidir. Sizin de ilham kaynaklarınız var mı?
– Her şeyden ilham alabiliyorum. O anki ruh halime göre, mesela bir ağacın dokusundan, bir kumaşın deseninden, bir kamyonun kasasındaki eskimişliğin verdiği dokudan, karşımdaki bir insanın ağzından çıkan sözcüklerden, kendi içe doğuşlarımdan, atölyede çalışırken bir kaç işi birlikte, biraz dağınık çalışıyorum. Bu dağınıklıkta tesadüf olmayan tesadüflerle iki farlı çalışmanın üst üste gelmesiyle vb. gibi.
Bir gün araba kullanırken önümdeki dolmuşun arka koltuğunun kumaşındaki desen beni inanılmaz etkilemişti. Bu etki içimde güzel açılımlar yaratmıştı.
– Tükiye’de, özellikle İstanbul’da yaşamak, sizi sanatsal anlamda nasıl besliyor?
– Türkiye ve İstanbul tarih, uygarlık, sanat ve kültür cenneti. Daha doğrusu ne ararsan var. O yüzden inanılmaz bir nimet benim için. Bir sanatçı için tam bir kaynak.
– Bu serginin oluşumu ne kadar sürdü?
– Cevap Kelebekleri yapmaya başlamam iki yıl gibi bir süreyi kapsıyor. Ancak kelebekleri yapmak için kullandığım malzemeler, sekiz sene gibi bir sürenin birikiminden oluşuyor.
– Siz sembolojiye ve ruhaniyete önem veren bir sanatçısınız. Eserlerinizde sembolojinin yerinden biraz bahseder misiniz?
– Haklısın sembolizm benim için çok önemli çünkü yazı dili her zaman yazılanlarla sınırlıdır. Ancak sembolizm, katlı anlatımlar içerir. İnsan her daim özüne doğru yol alan mana varlığıdır. Sembolizm bir işaretten ziyade insana katlı anlatımlar sunar. Manası kişinin o anki idrakine ve haline göre değişir. Sembolizmi insanı düşündürdüğü kişinin, varlığını daha üst farkındalıklara boyutlara çıkardığı için ve kat kat, aşama aşama çalışılan gravür sanatıyla çok örtüştüğü için kullanıyorum.
Röportaj: Hamza Yardımcıoğlu
Sevgili Yeşim
Her ne kadar sergi açılış gününde yanında olamadıysam ve mutlu anına katılamadıysam da kalben her an senin yanında idim.
Eserlerinin ne kadar değerli olduğunu ne derin anlamlar içerdiğini ve ilhamın nereden
geldiğini önceden bilen bir kişi olarak başarılı olacağından çok emindim.
Daha birinci serginde bunun semeresini gördün ve mutluluğunu yaşadın.Çok eminim ki ileride ki çalışmaların ve nice sergilerinle Gravür Sanatının en büyüklerinden birisi
olduğunu herkese kanıtlayacaksın.
Senin değerini bilen bilir yolun açık olsun.
Seni tekrar kutlar ve başarılarının devamını içtenlikle dilerim.
Sevgi ve Saygılarımla
Yaşar Özkan
Sergiyi gezme fırsatım olamadığına çok pişman olmuş bir kişi olarak, Sevgili Yeşim Yıldız Kalaycıoğlu Eserlerini Atölyesinde görmek için fırsat arıyorum.Böylesine muhteşem sanat eserleri hayata geçitip sanatseverlerle buluşturduğu için de kendisine sonsuz teşekkürlerimi arz ediyorum.Başarılarının devamını ve yeni eserlerinle Dünyaya açılmanı pek yakında göreceğimize de fazlasıyla inanıyorum.Sevgi ve Saygılarımla.Levent Uyanık.